Son yazımızdan bu yana neler mi oldu?
En büyük gelişmeyi takdim ediyorum, yolunu gözlediğimiz minnoşun artık bir adı var. Uğur getirmesini dileyerek NİL olmasına karar verdik. Uzun soyadımıza da çok uydu bizce ve çok içimize sindi. En baştan beri aklımda olan isimlerden biriydi, babası da çok beğendi. Şimdi kimi beklediğimizi biliyoruz… Nil Berrakkarasu:)
Geçtiğimiz pazartesi doktor ziyaretimiz vardı, boyumuz uzamış, kilomuz artmış çok şükür kızımız da ben de gayet iyiyiz. Artık doktorumuz bizi ayda değil iki haftada bir bekliyormuş, ilk defa doğum şeklinden, çatı muayenesinden, doğum belirtilerinden uzun uzun bahsettik. Mutlu sona yaklaştığımızın resmidir:)
Vee sonunda sabırsızlıkla beklediğimiz mobilyalar geldi. Nilciğimizin tüm kıyafetleri annaneciği tarafından dualarla ve çok büyük bir zevkle ütülendi, Nil’in teyzelerinden yakın arkadaşım Ayşegülümle hepsi giyilecek aylara göre ayrıldı özenle yerleştirildi. Dünyaya geldikten sonra aynı nizamın sağlanamayacağından hiç şüphem yok ama güzel bir başlangıç yapalım istedik 🙂 Sürekli dolabını açıp kıyafetlerine bakıyoruz, oyuncaklarıyla oynayıp, dönencesini çalıştırıyoruz, bildiğiniz evcilik oynuyoruz:)
Hayat hep toz pembe değil elbette, onca dikkate rağmen ufak bir kaza geçirdim maalesef, ayağım kaydı ve bana dakikalarca geldi ama hızlı bir şekilde sırtüstü düştüm. Haliyle çok telaşlandım önce eşimi aradım ‘Merak etme karnının üstüne düşmediysen bir şey olmaz.” diyerek teselliye çalıştı(Nereden biliyorsa :)) Ardından tabii hemen doktorumu aradım ‘Bol bol su iç ve dinlen ağrın olursa derhal gel’ dedi, çok şükür kafamı yere çarpmayayım diye boynumu zorlamam dışında bir ağrım sızım olmadı . Nil de hareket edince bir ohh çektik. Ardından hayatımda ilk defa tansiyon düşmesiyle de tanışmış oldum, dışarıda arkadaşlarımızla kahvaltıdaydık, kahvaltının hemen ardından birden halsizlik çöktü, gözüm karardı, ayağa kalkmaya çalışmamla durum daha da kötüye gitti tabii. Hemen beni bir yere oturttular, şansıma bulunduğumuz yerde doktor varmış. Nabzıma ve bembeyaz suratıma bakınca teşhisi koymakta zorlanmadı. Hamilelikte böyle tansiyon ataklarının olması çok doğal dedi ve bizi rahatlattı. Tabii hemen bir poliklinikte ölçtürdük kendime gelmiş halimle 9’a 6 idi ki benim her daim 11’e 8’dir. İstirahat edip, çok da kafaya takmayınca bunu da atlattık çok şükür. Bu da nazarımız olsun ne yapalım, hiç hareket etmeden aylarca yatan, büyük sıkıntılar çeken anneleri düşünce halime şükrettim tabii.
Vakit azaldıkça mutlulukla duygusallık birbirine karışıyor, hamile arkadaşlarımın doğumlarını duydukça heyecanım da artıyor.
Hep böyle güzel bekleyişler için sevinmek, ağlamak, heyecanlanmak dileğiyle…