Köstebek Kuki

Sevgili Kadıköy Anneleri merhaba,

ka-2904-7Nihayet bahar geldi.  Ruhumuz ve bedenimiz güneş ışığıyla ısınmaya başladı. Sizi bilmem ama ben zor bir kış geçirdim. Hastalıklar, kayıplar…  Öylesine ihtiyacım var ki baharla gelecek umuda. Bir haftadır bahar tatilindeyim çok iyi geldi bana. Tabii İdacığıma da. Her gün Moda sahile gidip baharı kokluyoruz, çimenlerde oturup güneşin tadını çıkarıyoruz.

Bu hafta sizlere baharın tüm renklerini ve kokularını duyumsatacak, bahar gibi içinizi ısıtacak bir kitap seçtim. Kitabımızın adı “Köstebek Kuki”. Bu kitap için İda’nın ilk kitabı demek sanırım yanlış olmaz. Doğum ve sonrası için hazırlık yaparken her şeyi düşünüyoruz ama sanırım kitap en sona kalıyor ya da ihmal ediliyor. O konuda duyarlı olmama rağmen ben de bir bez kitaptan başka bir hazırlık yapmamıştım. Çocuklarla çalıştığım için evimdeki kütüphanede çocuk kitapları bölümü vardı. Ancak bu kitaplar daha çok ilkokul çağı çocuklarına hitap ediyordu. Köstebek Kuki’yi birinci sınıf öğrencileriyle iki kez yorumlayıp sahneye koymuştum. Hatta oyunumuzun birine kitabın yazarı ve çizeri, kendisi de Moda’lı olan Betül Sayın gelmiş çocuklarla birlikte oyunu seyretmiş ve oyun sonrası çocuklarla söyleşmişti. (Aynı çalışmayı yine aynı sanatçının 5 Çocuk 5 İstanbul adlı kitabıyla da yapmıştım) İda iki aylık olup ona kitap okumak istediğimde kitaplıktaki en uygun kitap olarak elime bu kitabı aldım. Başladım okumaya, tabii ki kitap İda’ya uzun geldi, her seferinde sayfa 13’e geldiğimizde sıkılıyordu. Hatta eşim kitabın hep başını dinlemekten sıkıldım bir kez de sonu oku demişti. Ben de birkaç kez özet geçip öyle yaptım ve sonraları kitaplığımız zenginleştiği için başka kitaplara geçtim. İda bir yaşına basınca ise tekrar elime geçti bu kitap. Tam bahara uygun harika resimlerine bakıp hah şimdi zamanı dedim ve okudum İdacığıma. Bu kez ilgi ile sonuna kadar dinledi ve beni takip etti.  Nasıl etmesin kitabın görsel metni öylesine güzel ki. Eminim bu kitabı elinize ilk aldığında onu okumak yerine önce uzun uzun resimlerine bakacaksınız. Zaten kitap, 2007 yıllında Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği tarafından yılın en iyi resimli öykü kitabı seçilmiş.

ka-2904-4Güzel bir bahar gününde Köstebek Kuki arkadaşı Tarla Faresi’nin aksine eğlenmek için farklı şeyler arar. Sonunda bulur da. Doğum gününe hazırlık yapan Kurbağa Kurbiş’in elbisesine çamur sıçratırken, Sincap Zıp Zıp’ın bin bir emekle topladığı cevizlere tekme savururken, Kaplumbağa Topik’i tepeden aşağıya iterken, Tavşan’a çelme takıp düşürürken ve böylelikle onun büyükannesine götüreceği havuç pastasını yere yapıştırırken gerçekten de çok eğlenir. En yakın arkadaşı Tarla Faresi’nin uyarılarına omuz silker hatta onunla da dalga geçmeyi ihmal etmez. Fakat ertesi gün Kurbağa Kurbiş’in doğum gününde yalnız kalır, kimse onunla olmak istemez. Herkes ona çok kırılmıştır. O gün yalnız kalan Kuki hatasını anlar. “Aynı şeyleri başkası bana yapsa, ben de çok üzülürdüm.” Diyerek empati kurar. Birden çok utanır. Utanmak çok güzel bir erdem diye düşünüyorum. Utanmayı bebeklerimize/çocuklarımıza öğretmeliyiz. Maalesef fazla özgüvenli, hırsla azmi birbirine karıştırmış, her şeyi kendine hak gören çocuklar yetişiyor.  Kimi zaman kendimizle yüzleşmek, hatalarımızı görmek ve bunları telafi etmeye çalışmak gerekiyor. Aynı Köstebek Kuki’nin yaptığı gibi. Köstebek Kuki ertesi gün arkadaşlarını teker teker ziyaret ederek onlardan özür diliyor dahası davranışlarının yaratığı kötü sonuçları düzeltmeye çalışıyor. Burada bir başka önemli erdem de affedebilme.  Arkadaşları onu tekrar kabul ediyorlar. Kurbağa Kurbiş şöyle diyor; “Hatanı anladıysan, tabii seni affettim. Arkadaşlığını da özlemiştim zaten”.  Kin, nefret, şiddet, intikam duyguları yerine sevgi, empati, hoşgörü gibi değerlere yer vererek çocuklarda sağlıklı değerler sistemi oluşmasına olanak verecek bu kitap gerek iletisi gerekse resimleriyle ilk kitaplığımızın raflarında olmayı fazlasıyla hak ediyor. Köstebek Kuki damalı ve askılı pantolonuyla, Tarla Faresi kırmızı fularıyla, Kurbağa Kurbiş koca güllü pembe elbisesiyle, Tavşan (onun niye bir adı yok acaba?) çiçek kolyesiyle, Sincap Zıp Zıp mavi yeleğiyle ve Kaplumbağa Topik çizgili parti şapkasıyla hemen gönlünüzü fethedecektir. Ancak kitabın gizli başka kahramanları da var. Her sayfada yer alan ve tüm bu olayları izleyen iki sevimli çekirgeyi unutmayın. Hikâyeye bir de onların gözünden bakın.

Kitabın Adı: Köstebek Kuki

Yazan ve Resimleyen: Betül Sayın

Yayın Evi: Günışığı Kitaplığı

İlk Yayın Yılı:  Eylül, 2007

Hepinize bebekleriniz/çocuklarınızla birlikte bol güneşli bir bahar günü dilerim. Sevgiyle kalın,

ka-290415-11

Not: Bu cumartesi günü yani 2 Mayıs 2015 tarihinde, 14.00 – 15.00 saatleri arasında Kitap Okuyan Çocuklar Projesi kapsamında Kadıköy Belediyesi İnteraktif Çocuk Kütüphanesinde “İyi Ki Varsın Tilki Toni serimden “Arkadaşlık Puding Gibidir” adlı kitabımı okuyacağım ve imzalayacağım. Tüm Kadıköy Annelerini beklerim.

[author title=”Hafize Güner” image=”https://kadikoyanneleri.com/wp-content/uploads/2015/01/ka_ozum_foto.jpg”]İda’nın annesi, çocuk gelişimi ve eğitimi öğretmeni, yaratıcı drama uzmanı/öğretmeni, çocuk yogası eğitmeni, drama/tiyatro ve çocuk kitapları yazarı. Şimdilerde Terakki Vakfı Okulları’nda çalışıyor. Moda’da yaşıyor. Dört kedisi, sokak köpekleri, Tilki Toni kitapları ve biricik eşiyle huzurlu ve mutlu.[/author]

Hafize Çınar Güner
Hafize Çınar Günerhttps://kadikoyanneleri.com/category/ilk-kitapligim/
1976 yılında İstanbul’da doğdu. Lisans eğitimini Çocuk Gelişimi ve Eğitimi alanında yüksek lisansını ise Yaratıcı Drama alanında tamamladı. “İlköğretimde Yaratıcı Drama” ve “Eğitim İçin Tiyatro” kitapları yayımlandı. Oluşturduğu sanat ve oyun yoluyla öğrenme tasarımları pek çok konferans ve kongre programında yer aldı. Sekiz yıl önce yayımlanan ilk göz ağrısı “İyi ki Varsın Tilki Toni” adlı serisinin ardından ise şu ana kadar farklı yayınevlerinden yayınlanmış ve yayına hazırlan yirmi çocuk kitabı bulunuyor. Yirmi yılı aşkın bir süredir çocuklarla çalışıyor ve 2005 yılından bu yana Terakki Vakfı Okulları'nda yaratıcı drama ve tiyatro öğretmenliği yapıyor. Bir web sitesindeki “İlk Kitaplığım” adlı köşesinde resimli kitaplar hakkında yazılar yazıyor ve mevsimde bir defa olmak üzere Küçük Kitap Kurtları Buluşmaları düzenliyor. Yürüttüğü “Masal Yoga” atölyeleriyle kitabevleri, okullar, fuarlar, kütüphaneler ve parklarda pek çok çocuğu masallarla buluşturuyor. Okuma kültürünün yaygınlaşması adına çeşitli sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyor ve yürütüyor. Kadıköy Belediyesi Moda Gönüllü Evi'nde mahalle eliyle açılan Moda Çocuk Kitaplığı'nın koordinatörlüğünü yapıyor. Cumhuriyet Kitap Eki’nin “Taş-Kâğıt-Makas” isimli çocuk ve gençlik edebiyatı sayfasının ardından şimdi ise Sanat Kritik’te çocuk kitaplarını yorumluyor. Eşi, oğlu ve kedileriyle birlikte Moda’da yaşıyor.

Kaçırmayın!

Benzer Yazılar