Aspurçe’nin Hamilelik Günlüğü: 21. Hafta

Merhaba Kadıköy Anneleri,

Bazen arayı fazla uzatıyorum biliyorum. Ama burada o kadar hiçbir şey yapmıyorum ki bazen diyecek bir şey bulamıyorum. Çok endişeli, kırgın, kızgın bir 3 haftayı geride bıraktım. Hamilelik dediğimiz şey bir hayli zor. Özellikle hormonların allak bullak oluşu ilişkinizi sarsabiliyor. Hep derdim ki “Hayır, hormonlarla alakası yok. Bu konuda hatalıdır, ondandır o kavga.” Yok, o iş öyle olmuyormuş. Normalde 1 tepki vereceğim olaya 5 tepki verir hale gelmişim. Üstelik bunu asla kabul etmemem de var.  Neyse sürekli kavgalı bir zaman dilimi atlattık. Lütfen kavganız geldiğinde –ki gelecektir eminim- derin derin nefes alıp hemen komik bir şeyler izlemeye bakın. Adamdan uzaklaşın. Patlamaya hazır bir bomba gibisiniz. Kırıcı olduğunu hiç fark etmeyeceğiniz laflar edebilirsiniz. Hoş olmaz. Güpgüzelim günleriniz boşa gider.

KA-15122015 (2)Neyse gelelim diğer çocuğumuza 😀 Yani hala rahmimin içinde bulunan Zafer’e. Hamileliğimin 20. Haftasında 2 adet dişimi çektirmek zorunda kaldım. Çok canım yandı. Önce kadın doğum uzmanıma gitmemin doğru olduğunu düşündüm.  Bana biraz soğuk davrandı (gibime gelmiş de olabilir, hormonlar canıms) Beni diş doktoruna yönlendirdi. Ama benim asıl duymak istediğim bu işlemlerin çocuğuma zararının olup olmayacağı, olacaksa en azından yüzdesel biçimde bana izah edilmesiydi. “Ben bilmem diş doktoruna git.” Çok itici bir tavır bana kalırsa. Herhalde gideceğim o doktora. Sen bana çocuğu nasıl etkiler ona dair bilgi ver ki ben de riske gireyim! Çok bir açıklama almasam da bu acıdan ağrıdan yiyemediğim yemeklerin, uyuyamadığım uykuların bebeğime daha fazla zarar vereceğini düşündüğüm için önce antibiyotik tedavisini kabul ettim. Fakat ağrıdan antibiyotik ve ağrıkesici olarak verilen ilacı bile ancak 2 gün kullanabildim. Attım kendimi dişçiye. “Çek doktor.” dedim. “Çek, kurtulayım.” Gayet güzel geçti. İki dişimi de çekti. Eşim bütün cerrahi müdahale boyunca yanımdaydı. Ben dişçiden çok korkarım ama o derece büyük ağrı çekiyordum ki bir gram kıpırdamadım adamcağız dişime var gücüyle asılırken bile. Neyse işlemden sonra kustum, hafif bir baygınlık geçirdim. Ama eve gelip uyuyabildiğim zaman her şeye değdiğini anladım.

Bunu müteakip doktor kontrolümde demir oranlarımın çok düşük olduğu (3 yıllık vejetaryenKA-15122015 (1) olduğumu söylememe rağmen) hapları iki katına çıkarmam gerektiği söylendi doktorum tarafından. Lakin ben tekini bile yutmakta zorlanıyordum. Kullanmadığımı doktora diyemedim. B12 düzeyim de oldukça düşüktü. Bu sefer de dahiliyeye yönlendirildim. Gittim kendime Benexol aldım doktora falan uğramadan. Ama Hap yutmakla ilgili sıkıntım devam etti. Demir hapını da Benexolü de kullanamıyorum hala. E durmadan doktora gitmek masraflı. Ben de zaman geçsin diye bekliyorum. Bu arada aylardır idrar yolumda iltihap var ama tetkiklerden sonra geç döndüğüm için her seferinde yenile öyle gel diyor doktor. E antibiyotik yazacaksın ya ben onu gene yutamıycam doktorcum! Genellikle cinsel ilişkiden sonra tuvalete çıktığımda yaşadığım büsbümbüyük bir yangına tahammül edebiliyorum sanırım. Az daha dayanayım ne kaldı ki.. Derken bu demir ve b12’nin iğne veya serum şeklinde alınabileceğini öğrendim. Ah canım internetJ ama bu süreçte doktorumdan oldukça soğudum maalesef. Değiştirmeyi düşünüyorum. Çok hızlı konuşmayan birine geçeceğim sanırım aynı hastanede. Devlete gitmek istiyorum ama uzak düşüyor yaşadığım yere. Gerçi İstanbul’dan İzmir’in küçümen bir ilçesine gelip herhangi bir mesafe için uzak demek de sanırım şov oluyor biraz. Durum böyle içerdekinin keyfiyse oldukça yerinde bol bol tekme atıp yumruk sallamaya başladı sanırım. Hep kıpır kıpır.

KA-15122015 (3)Bir de bu hafta nefes alamama ve bel ağrısı sıkıntılarım başladı. 49 kilo başladığım yolculuğa 21. Hafta ve 52 kilo olarak devam ediyorum. Çok kilo almamış olsam bile yataktan tek başıma doğrulmaya çalışırken çok zorluk çekiyorum. Buna çözüm hala bulamadım! Hamileler için özel yatak üretmeleri gerek.

Eğer köpeğim Mathilda olmasa kalkıp dolaşma ihtimalim yok. İnsan üretttiği zaman enerjik oluyor. İşsizlik, yalnızlık ve Kadıköy’den Torbalı’ya geliş beni sosyal anlamda çok zorladı. Hamileliğiniz süresince “Ben atlatırım, ne olacak ki?” içerikli büyük değişimler yapmanızı tavsiye etmem. Enerjinizi sömüren bir büyük şehir dahi olsa sıkıntınızı paylaşabileceğiniz güzel sokakları, yürümekten keyif alacağınız çarşısı pazarı, elinizi uzattığınızda mutlaka bir etkinliğe denk gelecek sosyal hayatı olan şehre bence çok da küsmemek gerekiyor. Küçük kasaba hayalleri kurmayın gözünüzü seveyim. Oradan buraya gelince hiç de baktığımız gibi olmadığını görüyormuşuz.

Ve muhtemelen şu eksik vitaminlerimi tamamladığım zaman daha dinç daha güçlü olacağım. Ama şimdilik 21.KA-15122015 Hafta da beni “Zafer’in gelişine 18 hafta,  Star Wars’a 8 gün kaldı.” dışında heyecanlandıran çok fazla bir şey yok. Ev işlerini savsakladım. Yapabileceğimin en azını yapmaya çalışıyorum. İnsan büyük üretkenlikten birden uzaklaşınca hiçbir şeyden tatmin olmuyormuş. Elimden geleni yapmaya çalışıyorum ve hayır sevdiğiniz adamla baş başa olmak da her zaman yetmiyormuş. İnsan kanlı canlı onu anlayacak başka birini istiyormuş etrafında. Dostlarınıza, ailenize ve ailemize sıkı sıkı sarılın Kadıköy kadınları. Onlar olmadan hiçbir şeyin keyfi tam çıkmıyormuş.

Biraz depresif oldu ama bu günler böyleyiz. Geçecek elbet. Hormonlara dikkat, çocuklara selam. Bana mail atmak isterseniz aspurcegizem@gmail.com belki paylaşmak istedikleriniz olur. Ne hoş olur. Öpüldünüz.

[author title=”Aspurçe Gizem Koçak” image=”https://kadikoyanneleri.com/wp-content/uploads/2015/10/ka_foto_aspurce.jpg”]Zafer Artu‘ya hamile. 28 yaşında bir çöl ahusu. Mersinli baba Amasyalı anneden olma, Çorum doğumlu, gençliğini Diyarbakır, Erzincan, Malatya’da geçirmiş çok memlekete ait bir kadın. Kırıkkale Üniversitesinde Türk Dili ve Edebiyatı bitirdi. Çok uzun yıllardır blog yazıyor. Kişisel blogunda hayatını, endişelerini, yazmaya devam ediyor. 2011 yılından beri özel kurumlarda öğretmenlik yapıyor. Cinsiyetçilik yapan medya unsurlarına takıntılı olduğu için 3 arkadaşıyla beraber cinsiyetçi medya takip sitesi www.cinsomedya.org‘u kurdu. 2 kedisi 1 köpeği var. 2015 Eylül’de sürpriz bebeğinin babası ile evlendi.[/author]

Aslı Altınok Erdal
Aslı Altınok Erdalhttps://kadikoyanneleri.com
1982 Çan/Çanakkale doğumlu Aslı, 2004 yılında Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. 2004-2006 yılları arasında Chicago, ABD’da Au Pair olarak çalışırken College of Dupage’te İşletme ve Uluslararası İlişkiler dersleri aldı. 2007 yılından bu yana çalıştığı Uluslararası Fuarcılık sektörü PR&Marketing ve Proje Müdürlüğü görevi ile Uzak Doğu’dan Kuzey Afrika’ya, Orta Doğu’dan Slav Bölgesine, Avrupa’dan Körfez Bölgesine 20’den fazla ülke, 40’tan fazla dünya şehrine seyahat etti. Temmuz 2012’de 3 yıllık hayat arkadaşı Koray’la evlendi. 13 Ocak 2014’te oğlu Rüzgar’ın hayatına girmesiyle birlikte, ikamet ettiği Kadıköy’de, kendisi gibi hayattan zevk almayı bilen annelerin bir araya gelip deneyimlerini paylaştığı Kadıköy Anneleri'ni kurdu. 1 Haziran 2014‘ten bu yana sosyal medya hesapları aracılığıyla geniş bir kitleye ulaşan ve 13. Altın Örümcek Web Ödülleri’nde Eğitim kategorisinde Halkın Favorisi seçilen Kadıköy Anneleri'nde, onlarca annenin katkıda bulunduğu yazılarına yer vermekte. Oğlu 7 aylık olduğunda tam zamanlı çalışma hayatına geri döndü. Halen fuarcılık, Kadıköy Anneleri, sosyal ve aile hayatı dörtgeninde var olma telaşını sürdüyor.

Kaçırmayın!

Benzer Yazılar