Son dönemde yaratıcı yazarlık atölyeleri oldukça revaçta. Sevgili Kadıköy Anneleri için her salı günü yayınlanacak Röportaj bölümümüzde bu hafta çok özel bir konudan bahsetmek istedik ve çocuklar için yaratıcı yazarlık atölyeleri düzenleyen çocuk kitapları yazarı Özlem Özyurt ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Oldukça bilgilendirici bu söyleşiyi okurken çayınızı, kahvenizi önceden hazır etmeyi unutmayın 🙂 Ha bir de unutmadan, Kadıköy Anneleri’ne özel bir sürpriz yine yazının sonunda olacak.
K.A.: Merhaba Özlem Hn, kitapların çocuklar üzerindeki faydaları saymakla bitmez, bu yüzden size sormak istediğimiz sorularımıza başlamadan önce bize kendinizden kısaca bahsedebilir misiniz?
Ö.O.: Tabii zevkle…1980’de Ankara’da dünyaya geldim. Şanslı bir çocuktum; bir sürü arkadaşım ve kitabım oldu. Tam altı yıl iktisat okudum. Aynı zamanda üniversite yıllarında farklı dergilerde ve internet sitelerinde editörlük yaptım. O yıllarda beni çocuk kitaplarının büyülü dünyasıyla tanıştıran Günışığı Kitaplığı’nda çalıştım. Edebiyatta usta-çırak ilişkisinin önemine hep inandım. Edebi metinler yazmayı öğrenmek, yazdıklarımı başkalarıyla paylaşabilmek için 2005-2012 yılları arasında MarioLevi, Murat Gülsoy, Sema Kaygusuz ve Semih Gümüş’ün edebiyat atölyelerine katıldım. O yıllarda yazdığım öyküler farklı dergilerde yayımlandı. Hiç korsan kitabım olmadı. “80’lerde Çocuk Olmak”, “90’lar Kitabı”, “Bozcaada Öyküleri”, “Cunda Öyküleri” ve “Aşk Öyküleri” adlı derlemelerde öykülerim yer aldı. “Bir Şehir Varmış, Bir Şehir Yokmuş” adlı öykü kitabım Yitik Ülke Yayınları’ndan, “Ekmek Arası Çikolata” adlı çocuk romanımsa İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlandı.
K.A.: Halen İstanbul’da bankacılık yaparak hayatınızı sürdürürken; öykü yazmaya, çocuk gözünden dünyayı keşfetmeye ve okurlarınızla yazı atölyelerinde bir araya gelmeye devam ediyorsunuz. Henüz bir çocuk sahibi olmadığınız halde bu işin içinde olmanız, halihazırda “anne” de olan mesteklaşlarınızla aranızda bir fark yaratıyor mu? Bu konuda olumsuz eleştiri aldınız mı? Ya da sizce dezavantaj ya da avantajları neler?
Ö.O.: Hani hayatta yapmadan içinizin rahat etmeyeceği şeyler vardır ya… Çocuklarla birlikte yeni hikâyeler keşfetmek, onların rengârenk hayal dünyalarına giriş yapmak benim için öyle bir şey. Yazmanın büyüsüne yaratıcı yazarlık atölyelerinde kapılmıştım. Sema Kaygusuz, MarioLevi, Semih Gümüş ve Murat Gülsoy’un atölyelerinde… Şimdiyse aynı heyecanla Cihangir’de özel olarak dizayn ettiğimiz atölye mekanımızda genç yazar adaylarıyla yaratıcı yazarlık serüvenini birlikte yaşıyoruz. Atölyemiz 9-12 yaş grubuna hitap ediyor. 4 hafta 2’şer saatten oluşan bir uzun atölye dışında dönem dönem ikişer saatlik kısa atölyeler de düzenliyoruz. Atölyeler sırasında temel amacımız katılımcıların hayallerindeki karakteri, macerayı, sıra dışı ya da oldukça sıradan bir öyküyü yaratmak için izlenebilecek yolların hep birlikte keşfetmek. Bunu bazen eğlenceli oyunlar ve okumalar, bazense daha ciddi fikir alışverişi yoluyla gerçekleştiriyoruz. Yazılan metinleri okuyup üzerinde konuşuyoruz. Aynı zamanda yazdığımız hikâyeyi resimliyoruz. Tabii yazar adayı isterse…Sorunuza gelince…Ülkemizde hem ebeveyn, hem de çocuk kitapları yazarı olan çok başarılı isimler var. Özellikle son yıllarda yazın dünyamız bu konuda şanslı bir dönem geçiriyor. Yerli çocuk yazarı sayısı giderek artıyor. Bense çocuk sahibi olmamanın verdiği boşluğu sanırım kendim ve çevremdekiler için yapıcı, yaratıcı ve renkli hale sokan bir yazarım. Atölyelerde de ebeveyn olmamanın verdiği avantajla birlikte belki de, çocuklarla daha çok eğlenebiliyor, onların gözünden dünyaya bakabilmeyi başarabiliyorum. Bu konuda da şimdiye kadar olumsuz bir dönüş aldığımı hatırlamıyorum. Çok farklı kişilikte, bambaşka sosyal çevrelerden gelen bir sürü çocuğum oluyor. Bu benim için çok büyük bir şans!
K.A.: Aileler çoğunlukla çocuklarında bu konuda bir ışık gördükleri ve bunu geliştirmek istedikleri için mi size göndermek istiyorlar? Velilerin başvuru aşamasındaki görüşlerini bizimle paylaşabilir misiniz?
Ö.O.: Çoğunlukla okuma ve yazmaya düşkün olan, ailesi tarafından hayal gücünün zengin olduğu keşfedilmiş çocukların aileleri başvuruyor. Aslında yazmak zor, bireysel ve içe dönük bir eylem. Resim ya da spor gibi dallardan biraz ayrışıyor. Biz bu eylemi olabildiğince yaratıcı ve zevkli bir hale sokmaya çalışıyoruz. Çocuklar atölyeler sırasında kendilerini yazar gibi hissettiklerinde çalışmalar daha başarılı bir hal alıyor.
K.A.: Yaratıcı yazarlık atölyesi çocuklara sizce ne gibi katma değer sağlamakta?
Ö.O.: Atölyelerde çocuklar hayal güçlerini özgür bırakabiliyorlar. Grup çalışmasını pekiştirirken eleştirmeyi ve eleştirilmeyi deneyimliyorlar. En önemlisiyse yazdıkları ve çizdikleriyle kendilerini ifade etme şansı yakalıyorlar.
K.A.: Web sitenizde ayrıca “Ortak Hikâye Kitabı”ndan bahsetmişsiniz. Bu kitap, katılımcıların yazdıkları hikâyelerden mi oluşuyor?
Ö.O.: Evet, katılımcıların atölye çalışmaları sırasında yazdıkları ve çizdikleri eserleri bir araya getiriyoruz. Editoryal ve tasarım sürecinden geçirip bir kitap halinde basılmasını sağlıyoruz. Biz aynı zamanda bu hizmetleri veren bir tasarım ajansıyız. O nedenle kendi işimizi de atölye çalışmalarına dahil etmiş oluyoruz. Sonuçta ortaya genç yazar adaylarının ilk kitapları çıkmış oluyor.
K.A.: Anne-babalar bu tarz bir atölyeye çocuklarını göndermeden önce nelere dikkat etmeliler? Doğru atölye ve eğitmeni bulmak için ne şekilde bir araştırma yapmalılar?
Ö.O.: Çok yerinde bir soru… Birçok soruyu kendilerine sormaları gerekiyor. Çocuklarının neye ilgisi var? En çok ne yaparken keyif aldıklarını gözlemliyorlar? Çocuklarının yaşı, ilgisinin olduğu etkinliğe uygun mu? Çocukları bireysel etkinliklerden mi hoşlanıyor, yoksa bir grubun içinde mi kendini daha iyi hissediyor? Çocuklarını yönlendirdikleri sanat dalını kendi isteklerine göre mi seçtiler? Öncelikle bu gibi soruların yanıtını kendi kafalarında netleştirmeleri gerekiyor diye düşünüyorum. Sonrasındaysa iyi bir internet araştırması şart tabii…Atölyeyi düzenleyenin sanatçı kimliği yeterli olmayacaktır. Eğitmenin pedagojik formasyona sahip olması da önem kazanıyor tabii…
K.A.: Siz aynı zamanda çocuk kitapları yazarısınız. Bu tarz atölye çalışmalarının yazın sürecinizde size nasıl etkisi oluyor?
Ö.O.: Bir yazar olarak her bir atölye çalışmasından yüzümde hoş bir gülümseme, belleğimde yepyeni hikâyelerle ayrılıyorum. Atölyelere dönem dönem başka çocuk kitapları yazarları dahil oluyor. Örneğin son dönemde çalışmaları yazar Nermin Ferhan Karamuti ile gerçekleştiriyoruz. Bu bilgi alışverişinin de benim yazın çalışmalarıma mutlaka olumlu etkisi oluyor.
K.A.: Bu bilgilendirici ve keiyfli sohbet için çok teşekkürler. Son olarak genç yazar adayları ve aileleri atölyeleriniz hakkında bilgiye nasıl ulaşabilir? Kadıköy Anneleri’ne özel bir kampanyanız olacak mı 🙂
Ö.O.: Tabi seve seve 🙂 Kadıköy Anneleri, atölyelerimizden %20 indirim hakkına sahip olabilirler. Atölyelere ilişkin bilgilere internet sitemizden ulaşıp kayıt için bize e-mail yollayabilirler. En yakın tarihte olan atölye bilgilerimiz;
Tatilde Yazarlık Atölyesindeyiz
Açıklama: Yazar adayları kendi hikâyelerini yazıp resimliyor, diğer hikâyeleri dinleyip eleştiriyor. Atölye sonunda hikâye ve çizimler bir araya getirilip ortak hikâye kitabı haline getiriliyor.
Yer: Ajans CREATOLYE – Cihangir/İstanbul
Atölye Ücreti: 250 TL / Ortak Hikâye Kitabı Ücreti: 150 TL (Kadıköy Anneleri’ne özel %20 indiriminizi isteyiniz)
Atölye Tarihleri:
25 Ocak – Pazar (15:00-17:00)
01 Şubat – Pazar (14:00-16:00)
08 Şubat – Pazar (14:00-16:00)
Çocuklar İçin Yaratıcı Yazarlık Atölyesi (Yıl boyunca)
Yer: Ajans CREATOLYE – Cihangir/İstanbul
Katılımcı Sayısı: en fazla 15 kişi
Tarih: Cumartesi ve Pazar grupları (4 hafta – 2’şer saat)
Atölye Ücreti: 300 TL / Ortak Hikâye Kitabı Ücreti: 150 TL (Kadıköy Anneleri’ne özel %20 indiriminizi isteyiniz)
Bilgi ve ön kayıt için:
Web: www.ozlemozyurt.com
E-posta: ozlemozyurt@ozlemozyurt.com
Telefon: 0530 104 15 99
[author title=”Aslı Altınok Erdal” image=”https://kadikoyanneleri.com/wp-content/uploads/2016/05/ka_asli_foto.jpg”]1982 Çan/Çanakkale doğumlu Aslı(Nam-ı diğer “Muhtar Anne”), 2004 yılında Uludağ Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. 2004-2006 yılları arasında Chicago, ABD’da Au Pair olarak çalışırken College of Dupage’te İşletme ve Uluslararası İlişkiler dersleri aldı. 2007 yılından bu yana çalıştığı Uluslararası Fuarcılık sektöründe 20’den fazla ülke, 40’tan fazla dünya şehrine seyahat etti. Temmuz 2012’de 3 yıllık hayat arkadaşı Koray’la evlendi. 13 Ocak 2014’te oğlu Rüzgar’ın hayatına girmesiyle birlikte ikamet ettiği Kadıköy’de, kendisi gibi hayattan zevk almayı bilen annelerin bir araya gelip deneyimlerini paylaştığı Kadıköy Anneleri’ni kurdu. Oğlu 7 aylık olduğunda tam zamanlı çalışma hayatına geri döndü. Halen fuarcılık sektöründe pazarlama işi, Kadıköy Anneleri, İFSAK bünyesindeki 4 Mevsim Büyükada, Şiirden Fotoğrafa İstanbul, Yansıyan Kadınlar belgesel fotoğrafçılık projeleri ve aile hayatı dörtgeninde hayatta kalma mücadelesi veriyor.[/author]
