İlham Veren Babalar: Kalpten Baba Serkan

Yeni yılın ilk “İlham Veren Babalar” yazısından merhaba. Bu yazımda sizleri, ülkemizdeki evlat edinen ilk bekar baba ile buluşturmak istiyorum. Kalpten Baba Serkan’ın, hem bekar olarak devlet korumasındaki bir çocuğu evlat edinmesi, hem de bir baba olarak tek başına çocuğuna bakması hepimize ilham verecek.

İlham Veren Babalar: Evlat Edinen İlk Bekar Baba Kalpten Baba (@kalptenbaba) Serkan

Türkiye onu sevilen gazeteci Ayşe Arman’ın röportajı ile tanıdı. Ben de aynı şekilde, bu röportajla tanıdım Serkan’ı ve hemen iletişime geçtim. Çünkü baba olmak için yürüdüğü yol, beni çok etkiledi. Onu sizlere anlatmak ve örnek babalığı yanında, bilgilendirici çalışmalarına da dikkat çekmek istedim.

Serkan bu kararı aldığında, kendisine yol gösterecek bir örnek bulamamış. O yüzden bu konuda farkındalık yaratmak ve bir aileye kavuşmayı bekleyen çocuklara umut olmak istiyor. Bu düşünceden hareketle kendi deneyimlerini paylaştığı Instagram sayfası @kalptenbaba da, aileleri evlat edinme ve koruyucu aile olma hakkında bilgilendirmesi çok değerli.

Kalabalık Ailede Geçen Mutlu Bir Çocukluktan, Geleceğin Ezber Bozan Babasına

Alışılagelmiş kalıpların dışında davranmak ve konfor alanından çıkmak cesaret ister. Bu cesareti gösteren bir kişiliğe sahip olmak, çocuklukta gelişen özgüvenle sağlanıyor diye düşünüyorum. İşte bu yüzden Serkan’ın babalık yolculuğundan önce, çocukluğundan ve kendi babasıyla olan ilişkisinden bahsetmek isterim.

Serkan, İstanbul’da doğmuş büyümüş bir Makine Mühendisi. Şişli Terakki’deki lise hayatından sonra, Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği’ni bitirerek, yine aynı bölümde yüksek lisansını tamamlamış. Halen mühendis olarak çalışmaya devam ediyor. Kalabalık, eğlenceli ve eğitime önem veren bir ailede geçen, mutlu çocukluğunun izleri var babalık yolculuğunda.

Dört erkek kardeşin en küçüğü olduğunu, bahçesinde tavuklar ağaçlar olan bir evde özgür büyüdüğünü ve Karadeniz’li ailesiyle eğlenceli bir çocukluk yaşadığını anlatınca soruyorum: “Çocukluğundan babanla ilgili en çok unutamadığın nedir?” Ve beni çok etkileyen şu anısını anlatıyor: “Küçüktüm ama çok net hatırlıyorum. Evimizde bir dış kapı vardı ve o kapıdan sonra içeriye açılan bir kapı daha. Ben her akşam pencerede babamı beklerdim ve geldiğini görünce kapının arkasında sandalyede saklanırdım. Babam dış kapıdan girince biraz beklerdi, ben arkadan sırtına atlardım. Bizim ritüelimiz olmuştu bu. Fakat bir akşam kafası dalgındı sanırım, beklemeyi unuttu ve hemen içeriye geçti. Ben o kadar eminim ki bekleyeceğinden, yine atladım ve yere düştüm. Çok ağladım tabii, babam montunu giydi, sokağa çıktı ve tekrar kapıdan girdi. Ben yeniden sırtına atladım.” .

Çocukluğunda Baba Güveni ve Sevgisiyle Büyümenin Gücü

Serkan’ın anlattığı bu anı, beni çok etkiledi. Çünkü bir babanın çocuğunu eğlendirmek için bıkmadan, her gün aynı şeyleri yapması, sözünü tutması, bir aksilik olup yapamadığında, çocuğunun ağlamasını şımarıklık olarak görmeden telafi etmesi çok etkileyici. Küçük bir çocuğun da babasına bu kadar güvenmesi, babası ile arasındaki güçlü bağı anlatıyor bana.

Günümüzde ilgili babalık yapan örnekler çoğalıyor ve bu umut verici. Eski nesil babalarda fazla görülmezken, Serkan’ın şansı olmuş çocuklarına kalpten bağlı bir baba ile büyümek.

“Babam bize saygı duyan ve kararlarımızı destekleyen bir baba oldu. Mesela liseyi Şişli Terakki’de okumak benim kendi isteğimdi. Okuldan iki arkadaşımla beraber düşünüp araştırmıştık, hangi okula gidersek iyi bir üniversiteyi kazanabiliriz diye. Şişli Terakki’ye karar verip anlatmıştım babama. O da mutlu oldu ve hayır demedi.” .

Belli ki babası ile kurduğu sağlam ilişkiden aldığı güçle, hayal kuran ve kurduğu hayalleri gerçekleştirmek için pes etmeyen bir kişiliği olmuş. Sohbetimizden bu iki anıyı, özellikle sizlerle paylaşmak istedim. Çünkü ne yazık ki çocukluğunda babası tarafından ‘görülmeyen’ , kendisine birey olarak bakılıp düşüncelerine değer verilmeyen insanlar, ileride öz güven eksikliği ve değersizlik hissinden kolay kurtulamıyor. Onlar alamadıkları değeri kendi çocuklarına veremiyor, bu döngü nesiller boyu devam edebiliyor. Bu anlamda örnek olması açısından, bu anıların altını çizmek istedim.

Baba Olmaya Nasıl Karar Verdi?

Serkan’ın baba olmaya nasıl karar verdiğini merak ediyorsanız, cevabını dinleyelim: “İki ciddi ilişkim oldu aslında ama kısmet değilmiş, ya da yürütebileceğime inanmadığımdan evlenmedim hiç. Fakat 40’lı yaşlara gelince, baba olmayı düşünmeye başladım. Canımdan çok seveceğim, emek verip hayata hazırlayacağım bir çocuğum olsun istedim” diyerek anlatıyor zihnindeki karar verme sürecini.

Yakın çevresinde evlat edinen arkadaşlarının olması, onu Kalben Derneği ile tanıştırmaları, dernekte yönetim kurulu üyeliği derken ciddi olarak hazırlık yapıyor. Ülkemizde 2002 yılında medeni kanunda değişiklik yapıldığı halde, halen bekar bireylerin evlat edinebileceği bilinmezken, Serkan adım adım öğreniyor mevzuatı ve başvurusunu yapıyor.

Aile ve Çalışma Bakanlığı’na başvurduğunda meşakkatli bir yola çıktığının farkında olarak, azimle sürece devam etmiş ve iki buçuk yıl sonucunda mutlu sona ulaşmış. Şu anda 4,5 yaşındaki oğlu Okan’la, iki kişilik kocaman bir ailenin babası.

Serkan bugüne kadar katıldığı birçok programda anlattığı gibi, kendi sayfasında da koruyucu aile ve evlat edinme konusunda bilgiler vermeye devam ediyor. Ben bu yazımda o detayları anlatmayacağım, merak edenler kendisi ile iletişime geçip bilgi alabilir. Fakat şunu söylemek isterim ki, o zorlu süreci öğrendiğimde devlet korumasındaki çocuklar adına mutlu oldum. Evlat edinmek isteyen kişilerin uzun testlerden geçmesi, topluma zararlı düşünceleri ve cinsel sapkınlığının olmadığına dair heyet raporu almaları, alkol ve uyuşturucu bağımlısı olmadığına dair rapor almaları ve diğer detaylar konuya hassasiyetle yaklaşıldığını gösteriyor ki bu çok sevindirici.

Birbirini Seçen ve Çok Seven Baba ile Oğlunun Masalı

Geçtiğimiz aylarda yazdığım ‘İlham Veren Babalar: Kumral Ada Mavi Baba” Serkan’ın önemle üzerinde durduğu gibi Kalpten Baba Serkan da, oğlu Okan’a evlat edinildiğini normalleştirecek şekilde anlatıyor. Bu arada evlat edinerek baba olan ve hepimize ilham veren iki babamızın adının da Serkan olması, hoş bir tesadüf oldu.

“Bazı akşamlar uykudan önce masalı olarak oğluma kendi hikayemizi anlatıyorum, çok hoşuna gidiyor” diyerek ileride duyabileceği bazı şeylere karşı onu hazırlamak istediğini anlatıyor. “Biz birbirimizi görür görmez çok sevdik. Ben sana oğlum olur musun diye sordum, sen de baban olmamı isteyince birlikte eve geldik ve bir daha hiç ayrılmadık” sözleri ile Okan’ın çok mutlu olduğunu belirten Serkan’a bakım desteği alıp almadığını soruyorum: “Çalışan birçok ebeveynin evinde olduğu gibi, işte olduğum saatlerde Okan’la ilgilenmesi için evde yardımcı abla var. Ailem ve arkadaşlarım da ihtiyaç duyduğum zamanlarda destek olabilirler. Ama açık söylemek gerekirse şimdilik zorlanmıyorum. Hayatımız düzenli ve keyifli geçiyor.” .

Oğlunu Doğa ve Hayvan Sevgisiyle Büyüten, Etkinlik Yapmayı Seven Baba

“İşten eve gelince yardımcı ablası gidiyor ve oğlumla baş başa kalıyoruz. Güzel havalarda parka gidiyoruz, orada enerjisini atıyor ve başka çocuklarla sosyalleşiyor. Evdeyken birlikte oyun oynamayı ve etkinlik yapmayı seviyoruz” dediğinde aklıma @kalptenbaba Instagram sayfasında çok ilgi gören etkinlikleri geliyor. Oğluyla birlikte el sanatları, tamirat, mutfak işleri gibi yaşamsal becerilerini geliştirecek türlü faaliyetleri birlikte yapıyorlar. Serkan’ı farklı kılan ve sayfasını diğer baba sayfalarından ayıran yönlerinden biri, her gün düzenli olarak yaptığı paylaşımlarda çocuklara yönelik etkinlik, kitap, oyun ve film tavsiyeleri vermesi. Çocuk gelişimi ile ilgili araştırmalar yapıp paylaşması, her paylaşımında minik notlarla koruyucu aile ve evlat edinme hakkında bilgiler vermesi. Ben özellikle film tavsiyelerinin sıkı takipçisiyim. Çocuk filmleri dışında yetişkinler için de çok bilinmeyen, özel filmleri paylaşıyor. Sizin de ilginizi çektiyse #kalptenbabafilmseçkisi etiketini takip edebilirsiniz.

Okan Büyük Ailenin Kıymetlisi Oldu

Annesiz büyümek anne şefkatinden mahrum etmiyor Okan’ı. Serkan’ın geniş ailesinde annesi, yengeleri, kuzenleri çok sevmişler onu. Hafta sonları kendi çocukluğundaki gibi, yine kocaman masada uzun kahvaltılar yaptıklarını mutlulukla anlatıyor Serkan.

“Oğlunu büyütürken önceliklerin neler?” diye sorduğumda, kendi kişiliğinden yansımalarla cevap veriyor: “Her şeyden önce iyi bir insan olması için uğraşıyorum. İnsana, hayvana, doğaya saygılı olsun. Elindekinin kıymetini bilsin, bağımsız bir birey olsun istiyorum. Onun gelişimine katkı sağlayacak merak duygusunu köreltmeden, eğitimine rehber olmaya çalışıyorum.” .

Devlet Korumasındaki Çocuklara Aile Olun

Sevgili Kalpten Baba Serkan’dan gördüğümüz ilgili babalık modeli, mutlu toplumun oluşması adına umut verici. Ayrıca onun babalık yolculuğuna tanıklık ederken, ebeveyn olmak için evlenmenin veya kendi çocuğunu dünyaya getirmenin şart olmadığını da görüyoruz. Son olarak; tekrar yüksek sesle söylemeliyiz ki, evlat edinmek de bir doğum şeklidir. Bireyler bekar da olsa koruyucu aile olabilir veya evlat edinebilir. Bu konuda korkuları olanlara Serkan şöyle sesleniyor: “Evlat edindiğiniz zaman yaşayabileceğiniz riskler, biyolojik çocuğunuzla yaşayabileceklerinizden farklı değil. Endişelenmeyin, koruyucu aile olun, evlat edinin. Devlet korumasında 20 bine yakın çocuk için umut olun.” .

Benim de en büyük dileğim, bütün çocukların sıcak aile ortamında ve hak ettikleri sevgi ile büyümeleri. Ailesiz çocuk kalmasın diye, tüm bilgi birikimini ve deneyimlerini @kalptenbaba sayfasında paylaşan Serkan’ı tanıdığım için çok mutluyum.

“Bir çocuk gelişir, dünya değişir” diyerek çocukların gelişimine değer katan babaların çoğalması umuduyla, yeni yazımda buluşmak üzere,

Sevgiler,
Esin İrlan
@40yildabiranneolmak

Esin İrlan
Esin İrlanhttps://kadikoyanneleri.com/category/40-yilda-bir-anne-olmak/
Duru'nun annesi Esin :) Halkla İlişkiler eğitimi ve kurumsal hayattaki iş deneyiminden sonra; içindeki yaratıcılık ve üretme isteğiyle takı tasarımında uzun soluklu bir yola çıktı. Ne istediğini ve ne istemediğini erken yaşlarda keşfederek, hayatının aşkıyla yirmi iki yaşında evlendi. On beş yıldır eşiyle beraber Beşiktaş'ta kendi takı mağazasını işletiyor. Tasarımlarını takı sevdalıları ile buluştururken, takı yapımını öğrenmek isteyenlere özel ders veriyor. Onsekiz yıl anne olmama hakkını kullanarak, kırk yaşında anne oldu. "Kaç yaşında anne olursak olalım, kırk yılda bir anne oluyoruz; keyfini çıkaralım bu yolculuğun" mottosuyla @40yildabiranneolmak sayfasını açtı. Kültür-sanat ağırlıklı etkinlikler; kendi kızı ile deneyimlerinden yola çıkarak çocuklara ve ebeveynlere faydalı olacak paylaşımlarla, hayata farklı pencereler açmak istiyor. Kitaplara olan sevgisi kızından sonra çocuk edebiyatı ile taçlanınca, okuyup sevdikleri kitapların bazılarını #duruirlankitaplığı hashtagiyle minik okurlarla paylaşıyor.

Kaçırmayın!

Benzer Yazılar

3 YORUMLAR

  1. Sevgili Esin,

    Özenli, düzenli harika yazın için çok teşekkür ederim.

    Kalpten Baba Serkan

    • Hikayeni bizimle paylaştığın için ben teşekkür ediyorum Serkan:) En çok da herkese ilham verecek babalığın ve koruyucu aile-evlat edinme konularındaki öncü çalışmaların için bin teşekkür…

      Kalpten sevgiler 🙂

      Esin İrlan
      @40yildabiranneolmak

  2. Harika bir paylaşım, gerçekten ilham veren bir hikaye, bütün çabamız Serkan gibi insanların çoğalması?????

Yoruma kapalı.