Küçük Kitap Kurtları için Seri Kitaplar #4

Sevgili Kadıköy Anneleri merhaba, altıncı sezonun ilk seri kitapları yazısıyla karşınızdayım. Hatırlayacağınız üzere üç sezon önce seri kitaplar dosyamıza başlamıştık. Yayınladığımız ilk yazıda “Tavşancan ile Faresu”, “Mıymıy Teyze”, “Stella ve Sam”, “Leyla Fontenden Öyküler” serilerine yer vermiştim. İkinci yazıda ise “Küçük Kutup Ayısı”, “Ninem Dizisi”, “Valentine ve Koca Ayı” ve “Burcu ve Berk” serilerini anlatmıştım. Üçüncüsündeyse “Eğer Serisi”, “Meraklı Serisi”, “Deniz’in Sevdiği Şeyler” ve “Mimi’nin Serüvenleri Serisi” yer almıştı. Geçtiğimiz sezondaki seri kitaplar yazısında ise “Süper Hügo”, “Can ve Badem İz Peşinde”, “Haydi, Herkes Okula!” ve “Bayan Tilki’nin Sınıfı” adlı serileri anlatmıştım. Bu serilerle ilgili yazılarımı okumak isteyenler İlk Kitaplığım’ın sayfalarına bakabilirler. Şimdi sıra yenilerinde! Kitap Kurtları için Seri Kitaplar yazılarımızın dördüncüsü ile devam ediyoruz.

Küçük Kitap Kurtları için Seri Kitaplar #4

1-Haylaz Adam Serisi / Rüdiger Bertram / Resimleyen: Heribert Schulmeyer / Çeviren: Olcay Maden Ünal / Tudem / 2019 / 56 sayfa / 6+ yaş

İda’nın üç yaşlarında Mila adlı bir hayali arkadaşı vardı. Yaklaşık iki yıl bizimle kaldı. Beni yakından tanıyanlar “İda ve Mila” serimdeki Mila’nın buradan geldiğini iyi bilirler. Geçtiğimiz bahardan beriyse naneye bayılan, simit ve turşuyla beslenen, gökkuşağı renkli tüylere sahip ve kulağa pek de hoş gelmeyen sesler çıkaran bir tavus kuşu ile birlikteyiz. Tavus kuşu İda ile birlikte okula da gidiyor. Haftanın iki yarım günü ilkokula giden oğlumla kim bilir neler yaşıyor! Çünkü tavus kuşu pek uslu durmuyor.

Tavus kuşunu sadece İda görebiliyor. Tıpkı geçtiğimiz yıl sonbaharda Tudem tarafından yayımlanan Haylaz Adam serisindeki Kaya’nın arkadaşı Haylaz Adam diğer adıyla Cavcav gibi.  “Küçük Yıldızlar – İlk Okuma Kitaplığı” adı altındaki yayımlanan serinin “Haylaz Adam’ın Okuldaki İlk Günü”, “Haylaz Adam Okul Gezisinde”, “Haylaz Adam ve Kayıp Pabuçlar”, “Haylaz Adam Partiye Davetli”, “Haylaz Adam Futboldan Anlamıyor” olmak üzere beş kitabı bulunuyor.

Haylaz Adam’ın okuldaki ilk günü

Gelin “Haylaz Adam’ın Okuldaki İlk Günü” kitabına birlikte bir bakalım. Bu kitapta altı yaşındaki Kaya ve onun hayali arkadaşı Haylaz Adam ile tanışıyoruz. Kaya’nın ağzından dinlediğimiz hikâyede Haylaz Adam diğer adıyla Cavcav Kaya’ya sürekli yeni fikirler veriyor. Bu fikirler çok eğlenceli olsa da Kaya’nın başını derde sokuyor, Haylaz Adam ise her seferinde paçayı kurtarıyor çünkü onu Kaya’dan başka kimse göremiyor. Kaya’nın ilk okul gününde de Haylaz Adam’ın önerileriyle renkli bir curcunaya yaşanıyor. Çocukların Haylaz Adam’ı çok seveceklerinden şüphe yok! Onların gülme, eğlenme gereksinimi karşılarken aynı zamanda davranışların sonuçları üzerine de onları düşündürecektir. Seri, okumaya yeni başlayan çocuklar için gerek eğlenceli kurgusuyla gerekse sade dili ve devingen resimleriyle eğlenceli bir okuma sunuyor. Ayrıca her kitabın arkasında yer alan on altı sayfalık bulmaca da cabası!

2-Biz Dünyayı Çok Sevdik Serisi / Senem Kurt / Resimleyen: Ece Zeber / Tekir Kitap / 2019 / 42 sayfa / 5+ yaş

Çocukların sonsuz merakı evlerinin, semtlerinin, şehirlerinin hatta ülkelerinin sınırlarını zorlar. Çocuklar farklı memleketleri keşfetmek, onların kültürlerini tanımak konusunda biz yetişkinden daha tutkulular. Bu tutkuları onları birer dünya vatandaşı olma konusunda geliştirir, farklılıkları zenginlik olarak görmelerini sağlar. Kalkıp ülke ülke gezemesek de kitaplar yoluyla çocukların bu açlığını giderebilir, değişik ülkelerin kültürleriyle onları tanıştırabiliriz.

İda Moda’da pek çok dili duyarak büyüdü, pek çok ülkeden arkadaşı oldu. Bu yüzden midir bilmem farklı ülkelere ve kültürlere karşı ilgisi büyük. Bunda çeviri kitapları okurken kitabın künyesinde çevirmeni es geçmememizin de payı olabilir. Her seferinde kitabın hangi dilden dilimize çevrildiğini ve çevirmenin daha önce başka hangi kitabını okuduğumuzu konuşuyoruz. Onun farklı ülkelere ve kültürlere olan ilgisiniz diri tutmak için de çok gezen bir aile olmasak da seyahat kitaplarını takip ediyoruz.Pandemi döneminde de zaten başka türlüsü mümkün değil öyle değil mi?

Ponpon İle Bora

Biz Dünyayı Çok Sevdik serisinin kahramanı Bora, her gece farklı bir uyku oyuncağıyla birlikte farklı bir ülkeyi ziyaret ediyor. Serinin ilk kitabında Bora, oyuncak atı Ponpon’a sarılmış uykuya dalarken birden kendini Londra sokaklarında buluyor. Daha doğrusu bu yolculuğa onu Ponpon davet ediyor. Thames Nehri, London Eye, Big Ben, Doğa Tarihi Müzesi, Hyde Park, Londra Kalesi, Kraliyet Mücevherleri Sergisi, Piccadilly Meydanı’nı gezen ikili bir yandan da Ponpon’un ailesini arıyor. Sonunda Ponpon, Buckingham Sarayı’ndaki askerlerin nöbet değişiminde ailesiyle karşılaşıyor. Bora’nın tüm yaşadıklarının rüya mı yoksa gerçek mi olduğuysa okura bırakılıyor. Serinin Londra dışında bir de Bali kitabı bulunuyor. En azından şimdilik!


[foogallery id=”9092″]


3-Postacı Fare Serisi / Marianne Dubuc / Çeviren: Ece Nahum / Redhouse Kidz Yayınları / 2020 / 28 sayfa / 3+ yaş

Taze çıkan bu serinin “Postacı Fare’nin Bir Günü” ve “Postacı Fare Tatilde” olmak üzere iki kitabı bulunuyor. Önce “Postacı Fare’nin Bir Günü” kitabına bakalım. Postacı Fare, haftanın ilk gününde paketlerle yüklü küçük el arabasıyla yola koyulur. Gideceği yerler belli ki çoktur ancak kitabın resimlerden de anlaşıldığı gibi faremiz bu durumdan oldukça hoşnuttur. Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle tek tek paketleri sahiplerine ulaştırır. Onun peşine takılan bizler de birbirinden farklı hayvanı tanıyıp onların evlerini keşfederiz. Keşfederiz, çünkü her hayvanın evinin içini tüm ayrıntılarıyla görebiliriz. Şema öncesi dönemdeki çocukların resimlerinde görülen saydamlık özelliğine yani ev resimlerinde evin içindeki eşyaların da çizilmesi durumuna rastlıyoruz görsellerde.

Ayrıntılarla bezeli, rengarenk bu çizimlere her sayfada uzun uzun bakmak istiyoruz, öykü bitince de tekrar okumak için başa dönüyoruz. Dediğim gibi ödülü çizerin dilimize çevrilen “Postacı Fare Tatilde” adlı bir kitabı daha bulunuyor. Postaneyi kapatıp ailesiyle tatile çıksa da sevimli kahramanımız kalan birkaç paketi de yanına alıyor. Çünkü kitapta da yazıldığı gibi postacıların işi bitmez! Ancak fare ailesinin bu durumdan şikayetçi olduğunu söylemek de zor. Kutuplardan çöllere, şehirlerden köylere seyahat ederken keyifle dağıtıyorlar kalan paketleri. Bu seriyi okurken pandemi döneminde posta görevlilerinin aldığı riskleri ve yaşadıkları zorlukları düşünmeden edemedim. İşlerini ihmal etmeyen Postacı Fare sayesinde onları hatırlayıp biraz olsun empati kurabilmemiz mümkün.

4- Kitap Kurtları için Seri Kitaplar son seçkisi: Eksi Üç Serisi / Ute Krause / Çeviren: Nihal Ünver / Dinozor Çocuk / 2020 / 72 sayfa / 5+ yaş

Serinin ilk kitabında dinozor yavrusu Eksi Üç, evcil bir hayvanının olması için annesine yalvarıp durur. Ama ne kadar dil dökerse döksün işe yaramaz. Küçücük bir brontozoru ya da mini minnacık bir teruzoru bırakın ilkel bir balık için bile ikna edemez annesini. Oysaki Eksi’nin şu hayatta evcil bir hayvandan başka bir isteği de yoktur. Ama Eksi pes etmez, bir hayvana bakabileceğini kanıtlamak için kolları sıvar. Hemen hayvan bakıcılığı için ilanlar hazırlar ve bir koşu her yere asar ilanlarını. Ertesi gün hayvan sahipleri Eksi’nin kapısında kuyruk olur. Ancak Eksi için Bay Fosil’in Tiranozor Reksini yıkamak, Bayan Mezo’nun Topsilciğini yürüyüşe çıkarmak, Bayan İlkelkaya’nın Stegosunun diken ve pençe bakımını yapmak pek kolay olmaz.

Tüm bunları bir şekilde başarıyla halleder halletmesine ama gün sonunda yorgunluktan canı çıkar. Bitkin halde kendini yatağına atar, gözlerini kapatır, bu meseleyi bir kez daha düşünür ve annesinin evcil bir hayvana izin vermemesini bu kez anlayışla karşılar. Çünkü evcil bir hayvana bakmanın ne denli zorlu olduğunu yaşayarak öğrenmiştir. Annesi de Eksi’nin bu konuda ısrarcı olmamasına kesinlikle sevinecektir. En azından o böyle düşünmektedir. Ancak akşam yemeğinde Eksi’yi bir sürpriz bekler. Anne ve babası Eksi’nin ilgilendiği hayvanların sahiplerinin memnuniyetini duymuş ve fikirlerini değişmiştir. Eksi şaşırıp itiraz etse de artık çok geçtir. Anne ve babası onun için evcil bir hayvan seçip getirmiştir bile.

Kitap kurtları için seri kitaplar

İlk kitapta istediği evcil hayvana kavuşan Eski, evcil hayvanını yani ilkel bir insan olan Lusi’yi çok sever. Lusi de Eksi’yi tanıdığına çok mutludur, çünkü sahibi Eksi onunla ilgileniyordur. Bu iki arkadaş birlikte çok eğlenirler. Lusi bir evcil hayvana göre çok küçüktür ancak sesi oldukça büyüktür! Sesleri mükemmel şekilde taklit eden bu küçük kız sesiyle yeri göğü inletebilir. Ancak Lusi’nin bu ses taklitleri Eksi’nin anne ve babasının canını fena halde sıkmaktadır. Öyle ki eğer Lusi bu iğrenç seslere son vermezse onu evcil hayvan dükkanına geri vermek zorunda olduklarını söylerler. Eksi, Lusiciğin bağırmaması için her yolu dener ancak buldukları kar etmez. Çaresiz kalan Eksi sonunda Lusi’yi evcil hayvan okuluna yazdırır. Ancak okulda da işler pek yolunda gitmez.

Çocuklar yapmasını söylediğimiz şeylerin tam tersini yapmaktan hoşlanırlar

Çocuklar yapmasını söylediğimiz şeylerin tam tersini yapmaktan hoşlanırlar ya Lusi için de durum bundan farksız sayılmaz. Okulda ses ver konutunda birden sessizliğe bürünür Lusi. Eksi tesadüfen de olsa onu nasıl susturacağını öğrenmiştir. Ancak öğreneceği daha doğrusu keşfedeceği bir önemli şey daha vardır. O da Lusi’nin müziğe olan yatkınlığıdır. Çocukların farklı yanlarını bastırmaktansa onların farklılıklarını geliştireceği, kendilerini ifade edebilecekleri alanlar yaratmak konusunda ebeveynlere de güzel iletileri olan bu kitabın serisinin devamının gelmesini diliyorum.


Sevgiyle kalın,
Hafize Güner

 

 

 

Hafize Çınar Güner
Hafize Çınar Günerhttps://kadikoyanneleri.com/category/ilk-kitapligim/
1976 yılında İstanbul’da doğdu. Lisans eğitimini Çocuk Gelişimi ve Eğitimi alanında yüksek lisansını ise Yaratıcı Drama alanında tamamladı. “İlköğretimde Yaratıcı Drama” ve “Eğitim İçin Tiyatro” kitapları yayımlandı. Oluşturduğu sanat ve oyun yoluyla öğrenme tasarımları pek çok konferans ve kongre programında yer aldı. Sekiz yıl önce yayımlanan ilk göz ağrısı “İyi ki Varsın Tilki Toni” adlı serisinin ardından ise şu ana kadar farklı yayınevlerinden yayınlanmış ve yayına hazırlan yirmi çocuk kitabı bulunuyor. Yirmi yılı aşkın bir süredir çocuklarla çalışıyor ve 2005 yılından bu yana Terakki Vakfı Okulları'nda yaratıcı drama ve tiyatro öğretmenliği yapıyor. Bir web sitesindeki “İlk Kitaplığım” adlı köşesinde resimli kitaplar hakkında yazılar yazıyor ve mevsimde bir defa olmak üzere Küçük Kitap Kurtları Buluşmaları düzenliyor. Yürüttüğü “Masal Yoga” atölyeleriyle kitabevleri, okullar, fuarlar, kütüphaneler ve parklarda pek çok çocuğu masallarla buluşturuyor. Okuma kültürünün yaygınlaşması adına çeşitli sosyal sorumluluk projeleri geliştiriyor ve yürütüyor. Kadıköy Belediyesi Moda Gönüllü Evi'nde mahalle eliyle açılan Moda Çocuk Kitaplığı'nın koordinatörlüğünü yapıyor. Cumhuriyet Kitap Eki’nin “Taş-Kâğıt-Makas” isimli çocuk ve gençlik edebiyatı sayfasının ardından şimdi ise Sanat Kritik’te çocuk kitaplarını yorumluyor. Eşi, oğlu ve kedileriyle birlikte Moda’da yaşıyor.

Kaçırmayın!

Benzer Yazılar