Sevgili Kadıköy Anneleri merhaba,
İlk Kitaplığım köşemiz bu ay 2 yaşını kutluyor! Bu iki yılda; 34 ayrıntılı kitap tanıtım/eleştiri yazısı, 7 röportaj, 7 buluşma/etkinlik, 9’u dijital olmak üzere 39 kitap hediyesi ve birçok özel gün yazısıyla sizlerle buluştuk. Tüm bu paylaşımların ayrıntılarını İlk Kitaplığım sayfasından okuyabilirsiniz. Paydaşımız olduğunuz için hepinize ayrı ayrı çok teşekkür ederiz.
Bu yazımda sizlere daha önce söz verdiğim gibi 2,5 yaşındaki oğlum İda’nın İlk Kitaplığım raflarındaki en sevdiği kitapları sıralayacağım. Doğrusu Oğlumun en sevdiği kitapları listelemek oldukça zor oldu. 34 kitaptan 13 tane seçtim. Bir sıralama yapmadan sizlere aktarmaya çalışacağım. Kitapların künyelerini ve ayrıntılı tanıtım/eleştiri yazılarımı kitap isminin üstüne tıklayarak okuyabilirsiniz. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Umarım kitaplar çocuklarımızın hayat boyu yoldaşı olur ve ışık tutarlar yaşamlarına.
- Gofret İle Babası
- Aslan’ın Doğum Günü
- Köstebek Kuki
- Yolculuk
- Beni Taklit Etme (Hipopotam Hugo ve Kuş Bella’nın maceralarının anlatıldığı kitap serisinin “Oynamıyorum İşte!” adlı kitabı İlk Kitaplığım rafında)
- Gergedanlar Krep Yemez
- Benim Minik Kırmızı Balığım
- Tombik Ayının Yeni Arkadaşı
- Aç Tırtıl
- Kirpi İle Kestane
- Küçük Hasır Şapka
- Akıllı Tilkinin Masalı
- Üç Kedi Bir Canavar (Piti, Pati ve Pus’un adlı üç kafadarın “Üç Kedi Bir Dilek” adlı kitabı İlk Kitaplığım rafında)
Sevgili anneler, bizler evlatlarımızın temel gereksinmelerini eksiz karşılamaya çalışırken, entelektüel gelişimleri için koşullarımızı zorlarken her gün ölümle burun buruna yaşayan, yaşadığı toprakları bırakıp hatta ailesini kaybedip bilinmezliğe giden çocukların hikâyelerini okuyoruz. Bizler çocuğumuz yumurtanın kaçta kaçını yedi, bugün kaç kez öksürdü, bu ay hangi kitabı okudu derken gözümüzün önünde bir savaş yaşanıyor ve bu savaşın bedelini en çok geleceği çalınmış çocuklar ödüyor. Hangimiz kıyıda yatan o çocuğun fotoğrafını unutabilirsiniz ki. Kaldı ki o sadece gördüğümüz bir tanesi. İçim acıyor, içimiz acıyor. Bir anne olarak, bir insan olarak utanıyoruz. Peki, sadece insanlığımızdan utanmakla mı kalalım. Bir şeyler yapamaz mıyız? Yapabiliriz tabii. Mülteci Çocuklara Destek Girişimi’ne destek olabiliriz. İzmir’deki mülteci kampında çalışan bu grupla konuştum. En çok bebek bezine ve mamasına ihtiyaçları olduğunu söylediler. Haydi, harekete geçelim. Onlara bebek bezi, ıslak mendil, pişik kremi ve bebek maması yollayalım. Keşke oraya gidip onların gözünün içine bakarak acılarını paylaşabilsek, çocuklara masal anlatabilsek. Şimdilik en azından onlar için bu kadarını yapalım. Buna çok ihtiyaçları var. Onlara buradan ulaşabilirsiniz.
Bu çağrıya kulak vererek kargoyla mülteci kampına yardım gönderen 5 anneye çok özel bir hediyem olacak. 5 ünlü yazardan (Aytül AKAL, Fatih ERDOĞAN, Sevim AK, Süleyman BULUT, Tülin KOZİKOĞLU) 5 imzalı kitabı onlar için alacağım. Yorum yazanlar arasından çekilişle belirlenen beş anneye birer imzalı kitabı kargoyla ulaştıracağız. Yapmanız gereken sadece 13 Şubat 2017 tarihine kadar kargoyu yolladığınıza dair bu yazının altına bir yorum yazmanız. Biz sizin sözünüze güveniyor olacağız. Yardımın miktarı, içeriği ve tutarı önemli değil, sadece bir adım atmanızı ve bu yardımı çoğaltmanızı istiyoruz. Amacım vicdan rahatlatmak değil sadece farkındalık yaratmak. Ne dersiniz, var mısınız?
Sevgilerimle,
[author title=”Hafize Güner” image=”https://kadikoyanneleri.com/wp-content/uploads/2015/01/ka_ozum_foto.jpg”]İda’nın annesi, çocuk gelişimi ve eğitimi öğretmeni, yaratıcı drama uzmanı/öğretmeni, çocuk yogası eğitmeni, drama/tiyatro ve çocuk kitapları yazarı. Şimdilerde Terakki Vakfı Okulları’nda çalışıyor. Moda’da yaşıyor. Dört kedisi, sokak köpekleri, Tilki Toni kitapları ve biricik eşiyle huzurlu ve mutlu.[/author]